6 Ocak 2010 Çarşamba

UGG botlara bir de bu açıdan bakın...


"Hoppala! UGG beklerken bu karayağız adamlar da nerden çıktı?!" demeyin hemen, UGG'larla şöyle bir ilgisi var, yukarıdaki resimlerde yer alan şapkalar da UGG'lar gibi koyun postundan yapılıyor! Bu kareler, Orta Asya'daki Türk cumhuriyetlerinden bize en yakın olan Türkmenistan'dan. Türkmen erkekleri telpek veya telpak diye anılan ve koyun postlarından yapılan bu şapkaları yaz-kış başlarından çıkarmıyorlar. 40 derece sıcakta, asfalttan dumanlar yükselirken bu şapkaları giyen Türkmenleri gözlerimle görmesem inanmazdım, ama giyiyorlar ve gerçekten de başlarını sıcaktan koruyor. Bu telpaklardan alma ve giyme şansım olmadı, ama biraz daha doğuda, Kırgızların milli şapkası, keçeden yapılma ak kalpak giydim ve yaz sıcağında hem güneşe karşı güzel bir siperlik sağladığını hem de başı serin tuttuğunu tecrübe ettim. Tamam, hala yukarıdaki kolajın etkisinden kurtulamadıysanız, size başında benzer bir şapkayla güzel bir kız resmi:


Gerçi bu fotoğraf Orta Asya'dan değil, Kafkaslar'dan, bir Gürcü kalpağı, ama olsun, onlar da komşumuz, yabancı sayılmazlar...

İşin özüne inecek olursak, karşımıza şu çıkıyor. Yün fiberlerine mikroskop altında bakınca minik bir sürü kıvrımlara sahip olduğunu görüyoruz. Bu da içlerine havayı hapsetme özelliği kaznadırıyor ve böylece yün, dolayısıyla koyun postu büyük bir yalıtım kabiliyeti kazanıyor. Soğuktan yalıttığı gibi sıcaktan da yalıtabiliyor. İşte bu nedenle çöllerde gezen Bedeviler ve Büyük Sahra'daki Tuaregler, sıcaktan korunmak için yünden dokunmuş abalar giyiyorlar.

UGG botlar da koyun postundan yapıldıkları için onlar da bu özelliği taşıyorlar. Soğukta sıcak tuttukları gibi sıcakta da serin tutuyorlar, ayağınız terlese bile fiberleri teri emiyor ve sizi rahatsız etmiyor.



Bir UGG botu ilk aldığınızda ayağınız içine girmekte ne kadar zorlanır, güç bela giymeyi başarsanız bile ayağınızın nasıl milyonlarca minik tüycük tarafından sarıldığını hissedersiniz... İşte, koyun postlarının bu özelliği, medikal alanda da kullanılıyor, biliyor musunuz? Allah kimseye vermesin, kolu-bacağı alçıda aylarca kalan insanlarda bu organlar zayıflar, hatta havayla temas etmeyen yerlerinde yaralar oluşur. Uzun süre yatakta hareketsiz yatması gereken hastalarda da, ciltlerinin havasız kalan yerlerinde benzeri yaralar ortaya çıkabiliyor.

İşte bu yaraların oluşmasını engellemek için son dönemlerde medikal koyun postları kullanılıyor ve gayet iyi sonuçlar alınıyor. Koyun postundaki o milyonlarca minik tüycük, hem basıncı dengeli bir şekilde dağıtarak ağırlığın tek bir yere baskı yapmasını engelliyor ve böylece kan dolaşımını düzenliyor hem de içlerindeki hava sayesinde cildin oksijensiz kalmasını engelliyor. Daha fazla bilgi için medical sheepskins terimlerini aratabilirsiniz.



Koyun postlarının bir başka hoş kullanım alanı bebekler. Bebek arabalarına özel kılıf şeklinde üretilmiş koyun postları var. Bir şekilde bebekler koyun postu üstünde uyumayı çok seviyorlar. Bu yumuşacık krem-sarı tüyleri olan postların üstünde uykuya dalmış bebekler çok şeker görünüyorlar.



Bir de, minik bebişlerin üstünde yatacağı, emekleyeceği veya yuvarlanarak oyunlar yapabileceği şekilde düz koyun postları var. Onlar da çok şirin görünüyorlar.
 


Bebeklerden söz açılmışken, şu aşağıdaki minik botların şirinliğine bakar mısınız lütfen!


Sizlere son olarak, bu koyun postlarından yapılan ev ayakkabıları veya patiklerden söz etmek istiyorum. Sheepskin slippers olarak anılan bu ürünler o kadar rahatlar ve ayaklarınızı öyle sıcak tutuyorlar ki, bir kere giyince bir daha çıkaramayacaksınız!



Ben, Amerika'daki LL Bean adlı siteden kendime ve sevgili eşime (o zamanlar çıkıyorduk, henüz evlenmemiştik) bundan 8-9 yıl önce birer çift sipariş etmiştim. Tabii o zaman bugünkü gibi internetten alışveriş pek yaygın değil, paket gümrüğe takılmıştı. Gümrük memuru paketi açıp içinden çıkan bu içleri yumuşacık tüylü iki çift ev ayakkabısını görünce, "Bunları ta Amerika'dan mı satın aldınız?" diye hayretlerini ifade etmişti. Yıllar geçtikçe, yaptığım en akıllıca alışverişlerden biri oldu. Ben giymekten sıkıldım, artık yenilerini almak istiyorum, onlar bir türlü eskimediler! Soğuk bir kış sabahında yataktan sadece ve ancak, bu ayakkabıların vaat ettiği sıcaklık çıkarabilir beni!

Son olarak, UGG botlarla ilgili çokça merak edilen bir konu, orjinal ve taklitleri birbirinden ayırmak. Öncelikle, "UGG Australia" diye bildiğimiz ürünler, Decker adlı bir Avustralya firmasının tescilli markası, ancak UGG adı, bildiğiniz üzere çirkin anlamına gelen "ugly"den geliyor ve bu botlar Avustralya'da yüz yılı aşkın bir süredir üretilip giyiliyor. Dolayısıyla UGG ve UGG botlar, bir firmanın tekelinde olmayan, genel tabirler. Bence Avustralya, Yeni Zelanda veya İngiltere merkezli başka firmaların ürünleri de en az UGG Australia kadar kaliteli. İngiltere'den Just Sheepskin, Yeni Zelanda'dan Kiwi Sheepskins firmalarını, ürünlerini kullandığım için tavsiye edebilirim. Mesela Kiwi Sheepskins'in Musketeer botu bence süper!

Oh, bu son fotoğrafla birlikte sonunda UGG botlar hakkındaki bu yazıyı UGG botlarla tamamlayabildim. Ne mutlu bana!

5 yorum:

  1. Harika bir araştırma olmuş emeğine sağlık

    YanıtlaSil
  2. anneannem biz küçükken kış mevsimi yatak çarşafımızın altına koyun postu koyardı. Terletmeden ısıtan birşey olduğu kesin.

    @FASHİONWİTHSİSTERS Coşkun Larousse diyorum ben artık kendisine:)

    YanıtlaSil
  3. İyi bir pazarlama tekniği ile bu telpakları yazın Türkbükü plajlarında görmek zor olmaz diye düşünüyorum. Gerçekten serin tutması da şart değil:))

    YanıtlaSil
  4. @Ayşe Şakarcan giydir eda taşpınar'a bir... gerisi kum gibi gelir zaten:))

    YanıtlaSil
  5. ben beğendim o telpakları.bilgilendirme için teşekkürler.. bebek ugglarını da görmemiştim..bebişler de hiç bir şeyden geri kalmasın aman :))

    YanıtlaSil