Lanvin'in 2010-11 sonbahar-kış kolleksiyonundan dikkat çekici bir parçayı mercek altına almak istiyorum bu yazıda. Düz, yünlü kumaştan bir manto aslında, ama tüm esprisi, kollarının dış kısmını omuzlar dahil baştan başa saran kürklü bölümü. Daha önce, Prada'nın kolları kürklü kabanını incelemiştim bir yazıda. Prada kabanın kollarının üstü de altı da kürklüydü. Bu Lanvin mantonun kollarının yalnızca dış tarafı kürklü. Omuzları da katınca, ortaya bambaşka bir görünüm çıkıyor...
Beş-altı farklı editoryalde rastladım bu mantoya. Bu yazıda kendimizi stilist/moda editörünün yerine koymaya çalışacağım. Geçen Şubat'ta Paris, Milan, New York... moda haftalarında defileleri izledik, tasarımcıların sonbahar-kış kolleksiyonlarını gördük. Dikkatimizi bazı parçalar çekti, mesela bu Lanvin manto bunlardan biri. Bu mantoyu, bir moda editoryalinde nasıl kullanırız? Nasıl bir stylingle sunarız? Önce, Lanvin'in Paris'teki defilesinden başlayalım.
Defilede tüm mankenler, kapkara peruklarla çıktılar. Oldukça sert, haşin bir tarz görüyoruz. Yün-gabardin kumaşın dümdüz dokusuna karşı, atın yelesi veya benim başlıkta ifade ettiğim gibi "kartal kanadı" gibi kabarık görünen kürklü bölüm arasında dikkat çekici bir kontrast var.
İkinci karede yünlü kumaşın çapraz çizgilerden oluşan dokusunu daha güzel görebiliyoruz. Kumaşa o yüzden gabardin dedim. Öte yandan, bu detay karesinde asıl dikkati çeken, kürkün tüylerinin ne kadar da uzun olduğu, değil mi? Tilki kürkü olsaydı, parlak tüyler, düzenli ve yoğun bir biçimde yer alırdı, ama alpaka, yüne benzeyen bir yapıya sahip. Tüyler daha içiçe geçmiş, adeta "keçe"leşmiş. Tilki ve benzeri kürklere göre daha dağınık, ama aynı zamanda daha "bohem" bir görünümü var.
Lanvin, vizon, tilki gibi alışık olduğumuz bir kürk değil, alpaka kullanmış. Alpaka, Latin Amerika'da, özellikle Peru'da, rakımı 3500 metreden 5000 metreye uzanan yüksek yaylalarda yetiştirilen, yukarıdaki fotoğrafta da gördüğünüz üzere çok sevimli bir hayvan. Lamaların küçüğü diyebiliriz. Lamalar, yük taşımacılığında da kullanılırken alpakalar özellikle yünleri için yetiştiriliyorlar. Alpaka yününden kumaşlar dokunduğu gibi örgü yünü de elde ediliyor. Alpaka yününün kendilerine özgü, yumuşak bir dokuları var, daha çok devetüyünü (camel) hatırlatıyor insana. Zaten alpaka ve lamalar da develerin uzaktan akrabası oluyor.
Dikkat ederseniz yukarıdaki paragrafta "yün" dedim. Aynı koyun-keçiler gibi alpakalar da yünleri için yetiştiriliyorlar ve yünleri düzenli olarak (yılda bir veya iki kere) kırkılıyor. Bir alpakanın fiyatı 1500 dolardan başlıyor, çok daha yukarılara çıkabiliyor. Dolayısıyla 20-25 yıl ömürleri olan alpakalardan kürk yapmak yerine yünlerini kırkmak ekonomik açıdan çok daha mantıklı. Ancak, zaman içinde doğal nedenlerle ölen alpakaların derileri kürk olarak değerlendiriliyor. İşte, Lanvin'in bu mantoda kullandığı alpaka kürkü, bu şekilde elde edilmiş bir kürk olmalı.
Şimdi, bu Lanvin mantoyu moda editoryallerinde görelim. Yazının girişindeki fotoğraf, Pop dergisi 2010 kış sayısında yer almış. Mankenin eli belinde kaşları çatık pozu, Lanvin defilesindeki sert-haşin tarzla uyum içinde. Kendine güvenen, meydan okuyan bir tavır sergiliyor. Yine Lanvin defilesindeki gibi mankenin saçlarının düz ve toplu tarandığını görüyoruz. Düz saçlar, kollardaki kabarık kürkle tezat oluşturuyor. Mankenin duruşu, avına doğru hamle yapmadan önce kanatlarını kabartmış bir kartal gibi!
Chanel Iman, Flare dergisi Ekim sayısı. Gerçi Maximum kart reklamlarındaki gibi pergeller kocaman açılmış bir X olmasa da, Chanel'in bacaklar ve kolları açık duruşu, harekete geçmeden önce yay gibi kurulma dinamizmi taşıyor. Yine dümdüz saçlar, yine meydan okuyan bir duruş...
Bloguma daha önce "arı duru güzelliği" ile konuk ettiğim Kirsi Pyrhonen, Dazed and Confused Ekim sayısındaki bir editoryalde iki karede birden çıkmış bu Lanvin mantoyla. Kirsi, önceki yazıma konu olan editoryaldeki gibi, kameraya herhangi bir kılığa bürünmeden, "olduğu gibi" bakmış. Bu yazıdaki diğer fotoğraflara göre daha "yumuşak" kareler çıkmış ortaya.
Iris Struberger, Harpers Bazaar Eylül sayısında, yüzündeki o gizemli, biraz muzip biraz muzır ifadeyle yer almış. Bir eli belinde, güç projekte ediyor, diğer eliyle sandalyeyi kavramış. Siyah, düz taranmış saçları, koyu göz ve dudak makyajıyla, "sıkıysa bana bir laf et!" diyor adeta...
Tasha Tilberg, Amerikan Elle dergisi Ağustos sayısında, bu farklı açıdan çekilmiş fotoğrafla yer almış. Arkadan bakınca kollar ve omuzdaki kürklü bölüm, sanki düz kumaştan bir manto varmış da, giyen sırtına bir koyun postu atmış gibi görünüyor:) Sanırım şimdiye kadarki fotoğraflar içinde mantonun rengini en güzel yansıtan bu kare olmalı. Benim aklıma direkt sütlü çikolata rengi geliyor, başka bir şey de gelmiyor!
Alman Zeit dergisi, 40. yıl özel sayısında Claudia Schiffer'le kapak tasarımı şeklinde 40 fotoğraftan oluşan dev bir editoryale yer vermiş. Şimdiye kadar Lanvin mantoyu hep kopkoyu saçlarla kullanılırken gördük; sarışına da fena gitmiyormuş doğrusu. Ama saçlar, dalgalı da olsa, düz.
Lanvin reklam kampanyasından bir kareyle yazıyı bitirelim. Mariacarla Boscono, mantomuzu giymiş, bir yanına Anja Rubik'i diğer yanına Magdalena Frackowiak'ı almış, üçü birden Steven Meisel'e "gümbür gümbür geliyoruz! Açın Lanvin'in önünü!" diye poz vermişler!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder