Sizlere çook ilginç bir hikaye anlatmak istiyorum. Bir sokak fotoğrafçısı Vivian Maier'in hikayesi. Ve daha fazlası... Ama biraz sabırlı olmalısınız. Şimdi, kendinize güzel bir fincan kahve veya çay hazırlayın ve hayretler içinde kalmaya hazırlanın!
Hikayemiz yaklaşık üç yıl önce, Chicago'da yaşayan John Maloof adında, 26 yaşındaki genç bir emlakçının bir müzayede salonunda, içinde 1950 ve 60lardan kalma bir sürü siyah beyaz fotoğrafın olduğu bir kutu bulmasıyla başlıyor. Amerika'da insanların eşyalarını bıraktıkları depolar vardır. Bu depolarda bir yer (bir oda veya bir dolap) kiralar, eşyalarınızı yerleştirirsiniz. Kira süresi dolup da eşyalarınızı almazsanız, depo eşyalarınızı satabilir. İşte bu kutu da böyle, sahibi tarafından kira süresi dolunca geri alınmayan bir depodan gelmiş. John Maloof, Chicago'nun Portage Park semti hakkında bir kitap yazıyormuş ve kutudaki fotoğrafların içinde işine yarayabilecek şeyler olduğunu düşünmüş.
Maloof 400 dolar ödemiş ve kutuyu satın almış. Kutuyu iyice incelediğinde ise, içinde 30 binden fazla negatif bulunduğunu görmüş! Artık 30 bin negatif barındıran bir kutunun ne kadar büyük olduğunu siz hayal edin. Çoğu Chicago sokaklarında çekilmiş binlerce fotoğraf...
Maloof fotoğrafların kaynağını merak etmiş ve eşya deposundan, hasta ve yaşlı bir kadına ait olduğunu, dahası bu kutu gibi başka kutular olduğunu öğrenmiş. Diğer kutuları satın alanlarla temasa geçmiş ve birer birer o kutuları da satın almış.
"Bu kadar çok fotoğrafı ne yapayım?" diye düşünürken, negatiflerin bazılarını kesip ebay'de satmaya karar vermiş. Tahmin etmediği bir ilgiyle karşılaşmış. Bazı negatiflerin fiyatı 80 dolara kadar çıkmış. John Maloof anlamış ki, elinde değerli bir şey var. Ama ne kadar değerli? Hepsinden önemlisi, bu fotoğrafları çeken fotoğrafçı kim?
Derken, John Maloof Nisan 2009'da kutulardan birinde bir fotoğraf laboratuvarının zarfının üstünde bir isme rastlamış: Vivian Maier. Hemen google'da bu ismi taratmış. Bir de ne görsün? Daha birkaç gün önce Chicago Tribune gazetesinde Vivian Maier'in ölüm ilanı yayınlanmasın mı!
"Fransa'dan gelmiş olmakla gurur duyan ve son 50 yıldır Chicago'da ikamet eden Vivian Maier, Pazartesi günü huzur içinde vefat etti. John, Lane ve Matthew'in ikinci anneleri. Onu tanıyan herkesin hayatına sihirli bir şekilde dokunan bir özgür ve tanıdık ruh. Her zaman tavsiye, fikir veya yardımını sunmaya hazır. Film eleştirmeni ve sıradışı fotoğrafçı. Yokluğu şiddetle hissedilecek, ancak aynı zamanda uzun ve harika hayatı hepimizce kutlanacak ve her zaman hatırlayacağımız gerçekten özel bir kişi.”
John Maloof bir taraftan, eğer işler yolunda gitseymiş Vivian Maier'le ölmeden önce tanışıp konuşabileceği gerçeğine yanarken diğer taraftan, yana yakıla bu gizemli kadın hakkında daha fazla bilgi toplamak için araştırmalarını sürdürmeye devam ediyor. Ekim 2009'da, fotoğraf paylaşım sitesi flickr'da sokak fotoğrafçılığı üzerine bir gruba, Vivian Maier'in ününün duyulmasında bir dönüm noktası olan kritik bir mesaj gönderiyor ve soruyor: "Elimdeki bunca negatifi sizlere vermenin dışında ne yapabilirim?" Bu arada, Maier'in negatiflerinden bir kısmını gücü yettiğince dijitize edip internette, kurduğu Vivian Maier blogunda paylaşmaya başlamıştır.
Bugün John Maloof'un elinde 100 bin civarında Vivian Maier fotoğrafı bulunuyor. Onun dışında, Jeffrey Goldstein adlı bir başka Chicagolu kolleksiyonerin elinde, Vivian Maier'in 12 bin civarında fotoğrafı bulunuyor. Goldstein, elindeki fotoğraflardan bazı seçmeleri vivianmaierphotography.com sitesinde yayınlıyor.
John Maloof'un bir ayakkabı kutusunun altında bulduğu Avron Gensburg adlı birine ait bir adres, Vivian Maier gizemini çözmesinde önemli bir adım oluyor. Meğer Vivian, 1956'dan 1972'ye kadar Avron ve Nancy Gensburg çiftinin John, Lane ve Matthew adlı çocuklarının dadısıymış!
Bugün Lane Gensburg, 54 yaşında bir avukat ve Vivian hakkında bildiklerimizin çoğu ona dayanıyor. Lane'in dadısı Vivian'la ilgili hatıraları olağanüstü güzel. 1926 yılında doğmuş Vivian, bir Fransız anne ve Avusturyalı babanın çocuğu olarak. Gensburg ailesi onu hep "sıradışı" olmasıyla hatırlıyor. Bir de, hayatının herkesten sır gibi sakladığı özel yönleriyle. Mesela 1959-60 yıllarında altı ay boyunca dünya turuna çıkmış Vivian. Aşağıdaki piramit fotoğrafı gibi fotoğraflardan bu dünya turunda gittiği yerleri takip edebiliyoruz.
Gensburg'ların çocukları büyüyüp artık bir dadıya ihtiyaçları kalmayınca Maier 1972'de Gensburg'lardan ayrılıyor, ama özellikle çocuklarla yıllar boyunca kesik kesik de olsa temasını sürdürüyor. Daha sonra çeşitli ailelerin yanında dadı olarak çalışmaya devam ediyor.
Hikayenin ilginçleştiği bir nokta burası, çünkü Maier dadı olarak başkalarının evinde kaldığı için yıllar yılı adeta bir göçebe gibi yaşamış, ama bu sırada hiçbir şeyi atmamış, eşyalarını kolillere doldurarak peşinde sürüklemiş. 1987'de, Chicago Üniversitesi'nde matematik profesörü olan Zalman Usiskin ve ders kitapları editörü eşi Karen'le çocuklarına dadılık için iş görüşmesi yaparken onlara, "Şunu belirtmem lazım ki, hayatımla birlikte gelirim ve hayatım kutular içindedir" diyor. Usiskinler kabul ediyorlar, ama nerden bilsinler, Vivian'ın hayatı birike birike artık ancak 200 kutuya sığar olmuştur!
Sizi bilmem, ama ben yoruldum. Vivian Maier'in bu olağanüstü hayat hikayesini anlatmaya devam edeceğim, ancak bu "hayatı kutulara doldurma" noktasında durup düşünmenizi rica ediyorum.
Hayatınızı kutulara dolduracak olsanız, kaç kutuya sığardı?
(Vivian Maier'in hayat hikayesi hakkında daha fazla bilgi için, Chicago dergisinin Ocak 2011 sayısında çıkan yazıya bakabilirsiniz.)
cok uzucu.
YanıtlaSil<3 http://outfitidentifier.com/
YanıtlaSilözgürce yaşamak ve bir kutu içinde seyahat etmek çok etkileyici...
YanıtlaSil